Haberler
Röportaj: Menatek & MSI 2021
19.11.2021
Menatek, Salgın Sürecindeki Büyümesini, İhracat Odaklı Yaklaşıma ve İzlenen Doğru Tedarik Stratejilerine Borçlu
Dünya üzerindeki çok sayıda silahlı kuvvetin ve sektör firmasının alt sistem tedarikçisi konumunda bulunan Menatek, son 3 yıl içerisinde, istihdamda yüzde 200’lük bir büyümenin altına imza attı. Son 12 ay içerisinde tamamladığı teslimatlar sayesinde de cirosunu 3’e katladı. Firmanın bu hızlı büyümesinin arkasında, salgın döneminde ara vermeden devam ettirdiği ihracat projeleri yatıyor. Bu başarının detaylarını, Menatek Yönetici Ortağı Mehmet Ünal ve İş Geliştirme ve Strateji Direktörü Naz Ünal’dan dinledik.

MSI Dergisi: Savunma ve havacılık sektörü, Covid-19 salgınının da etkisiyle oldukça zorlu bir süreçten geçti. Hatta sektörel raporlar, aynı zorlukların pek çok kuruluş için halen devam ettiğini gösteriyor. Menatek bu süreci nasıl geçirdi?
Mehmet ÜNAL: Her ne kadar 2020 ve 2021 yılları, salgının da etkisiyle tüm sektörü olumsuz etkilemiş olsa da biz farklı bir süreç yaşadık. Özellikle 2018’in ikinci yarısından itibaren ivme kazanan bir büyümemiz vardı. Bu büyüme, hızından hiçbir şey kaybetmeden bugüne kadar devam etti. Bunu rakamlarla ifade etmek gerekirse bu süreçte, istihdamımızı ikiye katladık ve 55 kişilik bir kadro büyüklüğüne ulaştık. Bu dönemdeki ciromuz ise özellikle son 12 ay içerisinde yaptığımız teslimatlarla birlikte, daha şimdiden üçe katlanmış durumda.

MSI Dergisi: Tüm sektörün sıkıntılı bir süreç yaşadığı böylesine bir dönemde, bu büyümeyi nelere borçlusunuz?
Mehmet ÜNAL: Salgından kaynaklanan krizi, doğru tedarik stratejileri ile atlattık dersek yanlış olmayacaktır.
Her bir uzmanlık alanında birden fazla firma ile çalışıyoruz. Bu sayede de tedarikçilerimizden biri Covid-19 nedeniyle üretimine ara verse bile aynı ihtiyacı farklı bir tedarikçimiz üzerinden karşıladık. Salgının hemen öncesinde, ihracat projelerimizin yoğunluğu artmaya başlamıştı. Doğru tedarik stratejilerimiz sayesinde bu projelerde hız kesmeden yol alabildik. Bu yaklaşımımız ve salgın sürecine rağmen teslimatlara devam edebilmemiz, yurt dışındaki müşterilerimizin bize olan güvenini daha da arttırdı. Sonuçta, dünyada neredeyse herkesin işe ara verdiği bir dönemde, müşterilerimizi yüz üstü bırakmadık. Bu ivmeyle de 2020 boyunca yeni projeler aldık. Bu tempo, 2021’de de devam ediyor. 2021’i henüz tamamlamadık; ancak bugünkü rakamlar üzerinden bir tahmin yürütecek olursak yıl sonu itibarıyla ciromuzun %95’ini ihracat elde etmiş olacağımızı söyleyebilirim. Özetle salgın sürecindeki büyümemizi, ihracat odaklı yaklaşımımıza ve izlediğimiz doğru tedarik stratejilerine borçluyuz.

2021, Menatek için Paletli Araçlar Yılı Oldu

MSI Dergisi: İhracat projeleriniz hakkında biraz detay verebilir misiniz?
Mehmet ÜNAL: Bu projelerin neredeyse tamamı, askeri kara araçları sektöründe, yurt dışındaki ana yükleniciler için yürüttüğümüz projelerden oluşuyor. Özellikle 2021’de, paletli araçlara yönelik güç aktarma sistemlerinde ve yürüyüş aksamlarında, çok yüksek adetlerde üretim ve teslimat gerçekleştirdik. Güç aktarma sistemleri konusunda, özellikle 2019-2021 döneminde, çok ciddi tecrübeler elde ettik. Teslim ettiğimiz sistemler arasında, üretimi çok zor olan dişli mekanizmalar da bulunuyor. Yürüyüş aksamları ile ilgili uzmanlığımız ise 2017-2019 döneminde oluştu. Süspansiyon kolları ve gergi ayar mekanizmaları, teslim ettiğimiz yürüyüş aksamlarına örnek olarak verilebilir.

Önce İhracatta Kendini Kanıtladı

MSI Dergisi: Kaydettiğiniz büyüme, Menatek’i sektörde nasıl bir konuma getirdi?
Naz ÜNAL: Biz, uzun yıllar boyunca, ağırlıklı olarak yurt dışında, hem son kullanıcıların hem de ana yüklenicilerin ihtiyaçlarını karşılayan bir firma olduk. Bu süreçte, yurt içinde ise daha çok son kullanıcılara yönelik projeler yürüttük. Geçmişte, yurt dışında altına imza attığımız başarılı işleri çok da fazla duyurmadık. Bu nedenle yurt içindeki oyuncular, bizi, “Türk Silahlı Kuvvetlerinin sistem tedarikçisi” olarak tanıdılar. Son dönemde ise yabancı ana yüklenicilere yaptığımız teslimatları sektörle paylaşmaya başladık. Böylece yerli savunma sanayimiz de bizim kabiliyetlerimizi fark etmeye ve kabiliyetlerimize daha çok güven duymaya başladı. Her ne kadar geçtiğimiz yıllarda da yurt içindeki firmalarımızın çözüm ortağı olmaya hazır olduğumuzu vurgulasak da sektörümüz bunun yeni yeni farkına varıyor. Dolayısıyla önümüzdeki dönemde, yurt içindeki konumumuzun daha da güçleneceğine inanıyoruz.

MSI Dergisi: Salgın sürecindeki yaklaşımınızın haricinde, konuya daha genel bir çerçeveden baktığımızda, Menatek’in izlediği stratejiler hakkında neler söyleyebilirsiniz?
Naz ÜNAL: Öncelikle kurulduğumuz ilk günden beri, daima ihracat odaklı strateji izleyen bir firma olduk. Bu stratejinin, bizimki gibi, işlerin sürekli değil de proje tabanlı olduğu bir sektör için olmazsa olmaz olduğunu düşünüyoruz. Bundan dolayı da her yıl için ciromuzun en az %70’ini ihracattan elde etmek gibi bir hedefimiz var. Bu hedefi de her yıl tutturmayı başarıyoruz. Hatta 2021’de olduğu gibi bazı yıllarda, hedefimizin üstüne bile çıkabiliyoruz. Bunun yanında yaptığımız iş, aslında mühendislik, proje yönetimi ve tedarik zinciri yönetimi. Bu konularda da kendimizi çok iyi yetiştirdik. Böylece yaptığımız işin kalitesi sürekli arttı. Ayrıca son yıllarda kurumsallaşmaya büyük önem veriyoruz. Çünkü elimizdeki teknik bilgi birikimi, yani know-how sürekli büyüyor. Ürün gamı bizimki gibi yüzlerce kalemi kapsayan bir firma için de bu birikimin doğru yönetilmesi şart. Bu nedenle de dijital dönüşüm çalışmalarını, rakiplerimize göre çok daha erken başlattık.

MSI Dergisi: İhracat cephesindeki güncel çalışmalarınız hakkında bilgi verebilir misiniz? Yakın zamanda bu konuda yeni haberler duymayı beklemeli miyiz?
Naz ÜNAL: Evet, ihracatta çok güçlüyüz; ancak bu sürekli yeni pazarlar aramamıza da engel olmuyor. Aslında başarımızın sırlarından biri de bu diyebilirim. Bu kapsamda önümüzdeki dönemde çok aktif şekilde yer alacağımız pazarlardan biri de Ukrayna olacak. Bu ülkenin, Sovyetler Birliği döneminden kalma çok sayıda aracı var ve bir yandan da yüzünü NATO’ya doğru çevirmiş durumda. Dolayısıyla burada çok ciddi modernizasyon çalışmaları yürütülüyor. Biz de bu çalışmaların bir parçası olma yolunda emin adımlarla ilerliyoruz. Yakın zamanda Ukrayna ve Menatek kelimelerini, aynı cümle içerisinde daha çok duyuyor olacaksınız.

İş Hacmi ile Birlikte Tesis de Büyüyor

MSI Dergisi: Menatek, kısa bir süre önce tesis altyapısını de yeniledi. Bu yenilemenin kapsamı konusunda neler söylemek istersiniz?
Mehmet ÜNAL: İş hacmimizin artması, bizi altyapılarımızda da çeşitli yenilikler yapmaya itti. Ayrıca, yurt içindeki bilinirliğimiz arttıkça, görünen yüzümüz olan ofisimizi de yenilemeye karar verdik. Neler yaptığımıza gelecek olursak öncelikle tesislerimiz içerisinde yer alan depomuzu dışarıya taşıdık. Bu hamlemiz, bize büyük bir çalışma alanı kazandırdı. Ayrıca, yeni bir CMM tezgâhı aldık. Bu sayede artık hem kalite kontrol faaliyetlerimizi çok daha hassas şekilde yürütebilir hem de oldukça büyük ebatlı parçaları ölçebilir hale geldik. Kalite kontrol alanında, tüm ölçüm cihazlarımızı dijital hale getirdik. Yine benzer şekilde, kendi tasarladığımız ve Türkiye’de benzeri olmayan çok özel test tezgâhlarının kurulumunu gerçekleştirdik. Bunun yanında, kendi ürettiğimiz alt sistemlerin montajını yapabileceğimiz 4 ayrı üretim hattı kurduk.

Menatek, Şehir İçi Mobilite Sektörüne de Adım Atıyor

MSI Dergisi: Menatek’in son dönemdeki diğer bir önemli icraatı da mikro hareketlilik alanında yaptığı yatırımlar. Okuyucularımız için bu girişiminizden kısaca bahsedebilir misiniz? Mehmet ÜNAL: Mikro hareketlilik alanındaki faaliyetlerimizle birlikte “Boqu Scooters” markası altında şehir içi mobilite çözümlerine odaklanmayı hedefledik. İlk aşamada, dünyanın en sağlam, en yüksek teknolojili ve en iyi tasarlanmış elektrikli scooter’larını (e-scooter) üretmeyi ve bunu da sürdürülebilir bir model ile yapmayı hedefledik. Bu konudaki çalışmalarımız, scooterlar ile başlayacak olsa da yakın bir zaman içerisinde, 3 tekerlekli ve 4 tekerlekli araçlar da geliştirmeyi planlıyoruz. Hatta hedeflerimiz arasında, elektrikli tahrike sahip toplu taşıma araçları ile otonom araçlar da mevcut. MSI Dergisi: Menatek neden böyle bir sektöre adım atma ihtiyacı hissetti?
Naz ÜNAL: Tüm dünyada, elektrikli araçlar konusunda ciddi bir eğilim var. Bu pazardaki hâkimiyet ise hâlihazırda Çin’in elinde. Bizim de Menatek olarak savunma sanayisinde, özellikle Ar-Ge alanında ciddi bir birikimiz var ve ülkemizin de bu pazarda söz sahibi olmasını istiyoruz. Ayrıca, dünyadaki bu trendi daha en başındayken yakalamak niyetindeyiz.

Askeri Araçlarda Gelecek, Elektrikli Tahrikte

MSI Dergisi: Mikro hareketlilik alanındaki faaliyetlerinizin, savunma ve havacılık sanayisinde ne gibi yansımaları olacak?
Mehmet ÜNAL: Buradaki nihai hedefimiz, elektrikli tahrik sistemleri alanında kazandığımız birikimleri, tekrar savunma sanayisine aktarmak olacak. Çünkü her ne kadar sivil sektörü biraz geriden takip etse de askeri kara araçları sektörünün de elektrikli ve hibrit tahrik sistemlerine doğru bir yönelimi var. Bu tip araçların ilk örneklerini, sektörel fuarlarda görmeye başladık bile. Önümüzdeki yıllarda, bu tarzdaki ilk araçların dünya ordularının envanterine gireceğini düşünüyoruz. Ancak bunun için son kullanıcıların bu konudaki gereksinimlerinin biraz daha olgunlaşması gerekiyor. Biz de bu süreçte, sivil tarafta kendimizi geliştiriyor olacağız.

MSI Dergisi: Menatek, IDEF’21 fuarı sırasında, ASPİLSAN Enerji ile e-scooter bataryası tedariki konusunda bir iş birliği anlaşması imzaladı. Bu anlaşmanın detaylarından biraz bahsedebilir misiniz?
Naz ÜNAL: Bu anlaşma kapsamında, ‘Boqu Scooters’ elektrikli araçlarında, ASPİLSAN Enerji tarafından üretilecek olan batarya paketleri kullanılacak. Türkiye’nin ilk yerli ve endüstriyel scooter bataryaları, bu anlaşma sayesinde üretilmiş olacak.

MSI Dergisi: Mikro hareketlilik ile ilgili yapmış olduğunuz çalışmalarla kısa vadede ne gibi gelişmeler görmeyi beklemeliyiz?
Naz ÜNAL: Ürünlerimiz scooterların ötesine geçeceği için bu alanda gerek lokal gerekse dünyanın çeşitli ülkelerinden farklı farklı firmalarla görüşmelerimiz sürüyor. Yakında B2B model klasmanında yeni tip araçlar tasarlamak için yeni girişimlerimiz olacak. Bu konu ile ilgili gelişmeleri de sizlerle paylaşıyor olacağız.
Mehmet ÜNAL: Buradaki nihai hedefimiz, elektrikli tahrik sistemleri alanında kazandığımız birikimleri, tekrar savunma sanayisine aktarmak olacak. Çünkü her ne kadar sivil sektörü biraz geriden takip etse de askeri kara araçları sektörünün de elektrikli ve hibrit tahrik sistemlerine doğru bir yönelimi var. Bu tip araçların ilk örneklerini, sektörel fuarlarda görmeye başladık bile. Önümüzdeki yıllarda, bu tarzdaki ilk araçların dünya ordularının envanterine gireceğini düşünüyoruz. Ancak bunun için son kullanıcıların bu konudaki gereksinimlerinin biraz daha olgunlaşması gerekiyor. Biz de bu süreçte, sivil tarafta kendimizi geliştiriyor olacağız.

MSI Dergisi: Menatek, IDEF’21 fuarı sırasında, ASPİLSAN Enerji ile e-scooter bataryası tedariki konusunda bir iş birliği anlaşması imzaladı. Bu anlaşmanın detaylarından biraz bahsedebilir misiniz?
Naz ÜNAL: Bu anlaşma kapsamında, ‘Boqu Scooters’ elektrikli araçlarında, ASPİLSAN Enerji tarafından üretilecek olan batarya paketleri kullanılacak. Türkiye’nin ilk yerli ve endüstriyel scooter bataryaları, bu anlaşma sayesinde üretilmiş olacak.

MSI Dergisi: Mikro hareketlilik ile ilgili yapmış olduğunuz çalışmalarla kısa vadede ne gibi gelişmeler görmeyi beklemeliyiz?
Naz ÜNAL: Ürünlerimiz scooterların ötesine geçeceği için bu alanda gerek lokal gerekse dünyanın çeşitli ülkelerinden farklı farklı firmalarla görüşmelerimiz sürüyor. Yakında B2B model klasmanında yeni tip araçlar tasarlamak için yeni girişimlerimiz olacak. Bu konu ile ilgili gelişmeleri de sizlerle paylaşıyor olacağız.

AS9100 için İlk Adım Atıldı

MSI Dergisi: Eklemek istediğiniz başka bir konu var mı?
Mehmet ÜNAL: AS9100 sertifikasyonu için gerekli süreci başlattığımızı eklemek istiyorum. Hatta bu kapsamdaki ilk denetlemelerimizi de “sıfır majör hata” ile geride bıraktığımızı gururla söyleyebilirim.

Kaynak: savunmahaber.com